Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu ulaşım projesi olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TCDD işbirliğiyle yaşama geçirilen Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi, düzenlenen devlet töreni ile resmi olarak hizmete girdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu buluşturan tarihi tören, Türk demokrasisi adına anlamlı mesajlara sahne oldu.
 

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD’nin işbirliğiyle kente kazandırılan ve İzmir’in kuzeyi ile güneyi arasındaki 80 kilometrelik hattın tamamında metro standardında ulaşım olanağı sağlayan Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi’nde heyecanla beklenen açılış, tarihi bir törenle gerçekleşti. Geçtiğimiz Ocak ayından bu yana yolculu seferlerini sürdüren İzmir Banliyösü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı devlet töreniyle “resmen” hizmete girdi. Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu ulaşım projesi olarak kayıtlara geçen Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi’nin açılış töreni, Alsancak Garı’nda yapıldı.
 

Başbakan ve Ana Muhalefet Partisi liderini buluşturan törene Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, İzmir milletvekilleri  ve TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman katıldı.
 

“Gururluyuz”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yaptığı konuşmada, İzmir’e nefes aldıracak bu projeyi başarıyla tamamlayan Ulaştırma Bakanlığı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti.  Türkiye’nin demiryolu ile trenle bundan 155 yıl önce 1856 yılında İzmir – Aydın hattına ilk kazmanın vurulmasıyla tanıştığını söyleyen Başbakan Erdoğan, “155 yıl sonra Türrkiye’nin ilk tren hattınrın döşendiği İzmir’de metro standartlarında bir banliyö hattını inşa etmiş olmanın haklı gururunu hep birlikte yaşıyoruz. Açılışını yaptığımız bu büyük proje Türkiye’nin en büyük şehir içi toplu taşıma projesi olma özelliğini taşıyor. Aliağa’dan başlayıp kuzeyde Menemen Çiğli Karşıya Alsancak güneyde Şirinyer,  Gaziemir Adnan Menderes Havalanı ve Cumaovası’na kadar uzanan bir hatta günde 550 bin yolcu güvenle ve konforla seyahat edecek. Toplam 31 istayon ve 79 kilometrelik çift hattan oluşyan bu sistem Alsancak ile Aliağa arasını 60 dakikaya,  Alsancak ile Cumovası’nı arasını 26 dakikaya düşüryor. Elbette bununla kalmıyoruz.  Banliyö hattını Cumavası’ndan Torbalı’ya kadar uzatıyoruz.  Bunun da çalışmaları başladı. Hattı Torbalı’dan  Selçuk’a kadar uzatmayı planlıyoruz.  Daha sonra kuzeydeki hattı Menemen’den Manisa’ya, Aliağa’dan da Bergama’ya kadar uzatacak böylece sadece izmir’in şehir içi ulaşımının değil bölgenin tamamının ulaşım sorununun köklü şekilde çözeceğiz” dedi. 

 

 
“İzmir çıtayı yükseltiyor”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise ilklerin kenti İzmir’in Türkiye’nin en büyük kent içi toplu ulaşım projesine imza attığını belirtti. ‘ Birlikten kuvvet doğar diyen’  Kılıçdaroğlu,  başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve TCDD yetkilileri olmak üzere, İzmir’in ulaşım sorununa olduğu kadar, ülkedeki uzlaşma kültürüne de çok ciddi katkılar koyan bu örnek projeye emek veren herkesi yürekten kutladı. Siyasi kaygılar bir kenara bırakılarak, sadece İzmir için, İzmir’in geleceği için atılan bu adımın, kentin hızlı büyümesi hedefine yönelik olarak Büyükşehir Belediyesi’nin son dönemde yaptığı ciddi yatırımların önemli bir ayağı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “ Sayın Başkanımız Aziz Kocaoğlu müjde verdi. İzmir’in kuzeyi ile güneyini birleştiren bu projeden sonra doğu-batı aksını buluşturan metro hattı da yıl sonuna kadar devreye girecek. İzmir, daha şimdiden toplu ulaşımın en çağdaş, en konforlu ve en ucuz yapıldığı metropol olarak örnek gösterilmeye başlandı” diye konuştu. Tüm toplu taşıma araçlarında 90 dakika içinde ilk binişten sonraki tüm binişlerin ücretsiz olduğu sistemin bırakın Türkiye’de Avrupa’da bile bulunmadığına ifade eden Kılıçdaroğlu,  “80 kilometrelik mesafede 170 kuruşa taşımacılık yapmak kolay değil” dedi. Ulaşımdan kentsel dönüşüme, sosyal projelerden çevreye kadar her alanda, yeni bir İzmir fotoğrafı oluşmaya başladığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, bakın bu fotoğrafa bakınca neler görüyoruz diyerek, şöyle konuştu; “ Türkiye’nin en modern buz sporları salonu İzmir’de. Türkiye’nin en büyük, en zengin doğal yaşam parkı İzmir’de. Türkiye’nin hem özkaynaklarıyla yatırım yapıp, hem de devlete borcunu tıkır tıkır ödeyen belediyesi İzmir’de. Kent merkezinin altına 300 kilometre fiber optik kablo döşeyerek yüksek teknolojiyi getiren belediye İzmir’de. Türkiye’deki ileri biyolojik yöntemle yapılan arıtma kapasitesinin tek başına yüzde 38’ine sahip olan belediye, yine İzmir’de. Aynı belediye, paylaşma kültürünün de bir göstergesi olarak, ihtiyaç sahibi hemşehrilerine yılda oralama 30 milyon liralık ayni ve nakdi yardım gerçekleştiriyor. Ayrca İzmir Büyükşehir Belediyesi, 21 beldeye 1’er milyon liralık çok amaçlı salon yaptı. Yeni opera binasıyla birlikte, İzmir Büyükşehir belediyesi bünyesindeki kültür –sanat sahnelerininin koltuk sayısı, 4 kat artarak 18 bin 500’e yükselecek. İzmir’in yerel yönetimi, kentteki arazi sıkıntısı nedeniyle, pek çok yatırımı için ciddi miktarlarda kamulaştırma da yaptı. Rakam çok büyük. 530 milyon lira. Görülüyor ki İzmir, çıtayı giderek yükseltmeye devam ediyor”
 

İzmir’in yerel yönetim anlayışını Türkiye’ye örnek gösterdi
Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; “Büyükşehir Belediyemiz bugün İzmir’de ortaya koyduğu, üretmeye, büyümeye ve gelişmeye endeksli yerelde kalkınma modeli, sosyal adaleti, hakkı ve hukuku gözeten yaklaşımları, insanlara ve çevreye bakışı, kadınlarımıza toplumun vazgeçilmez bir parçası olduklarını hissettiren projeleri, tarım kesimine ‘Türkiye’ye örnek olan’ samimi destekleri, kenti ‘kültür endüstrisinin’  en güçlü aktörlerinden biri yapacak proje ve yatırımları, sadece Türkiye’nin değil Akdeniz’in ve Avrupa’nın cazibe merkezlerinden biri olmaya yönelik vizyon çalışmalarıyla Türkiye’deki yerel yönetim anlayışına farklı bir soluk getirmiş, ideal bir model olmuştur. Çok cesur bir yaklaşımla taşeronlaşma gibi çalışma hayatını içten içe kemiren bir illeti kesip atmış, bünyesindeki tüm işçileri kadrosuna alarak iş barışını sağlamıştır. Bu da Türkiye’nin ilklerindendir”
 

Başkan Kocaoğlu’nu kutladı
Konuşmasında İzmir’in EXPO 2020 yolculuğuna da yer veren Kılıçdaroğlu, “ EXPO 2020 hedefi  İzmir’in hızlı büyümesinde çok önemli bir kilometre taşı, bir sıçrama tahtası olacaktır” dedi. Kent kaynaklarının her kuruşunu, İzmir için İzmirliler için harcayan, tüm emek ve enerjisini kenti ayağa kaldırmak için kullanan ve tüm bunların doğal sonucu olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni kaynak yaratan, borç ödeyen ve öz kaynakları ile tarihinin en büyük yatırımlarını yapan bir kurum haline getiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu tekrar kutlayan Kılıçdaroğlu “ Bu kentte yapılan işleri görmezden gelmek, başarıları gölgelemeye çalışmak, İzmir gibi kente yapılacak en büyük haksızlık olacaktır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Cumhuriyet’in simge kenti İzmir ile gurur duyuyoruz” dedi.
 

Kılıçdaroğlu; “Ben İzmir’e bakınca..”
Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle tamamladı; “Ben İzmire bakınca, herkesin yaşam tarzını, kültürünü, değerlerini, inancını özgürce yaşadığı bir kent görüyorum. Ben İzmire bakınca, hukukun üstünlüğünü, basın özgürlüğünü, insan haklarını, hoşgörüyü görüyorum. Ben İzmire bakınca, Türkiye’nin dört bir yanından gelmiş insanların hoşgörü içinde, birlikte yaşayabildiği bir kent görüyorum. Ben İzmire bakınca, doğayı, denizi, havayı seven insanları görüyorum. Ve ben İzmirden bakınca, gazetelerinde özgürce yazan gazetecilerin, kürsülerinde düşüncelerini özgürce açıklayan öğretim üyelerinin,sokaklarında, meydanlarında özgürce gösteri yapabilen insanların yaşadığı bir Türkiye istiyorum. Ben İzmirden bakınca, istisnasız her vatandaşının, ülkede yaratılan zenginlikten hak ettiği payı alabildiği bir Türkiye istiyorum. İzmir’in bu tarihi gününe tanıklık etmek, İzmirlilerin bu sevincine ortak olmak, beni fazlasıyla mutlu etti, onurlandırdı. Projede emeği geçen herkesi tekrar kutluyorum”
 

Yıldırım, “Türkiye’de bir ilk”
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da bu projenin Türkiye’de bir ilk olduğunu belirterek, “Bunun ilk olmasının birkaç sebebi var. Şehri kuzeyden güneye boydan boya geçen 31 istasyonu ile ve diğer ulaşım sistemleriyle entegrasyonu sağlanan ve hatta havaalanına da raylı sistem bağlantısı olan ve devam eden bir proje. Bu yönüyle bir ilk. Türkiye’de en büyük raylı toplu taşıma sistemi içeresinde yer alıyor İstanbul için Marmaray ise Ankara Başkentray ne ise İzmir için EGERAY da aynı şeyi ifade ediyor. Farklı siyasi partilere mensup merkezi idare ile yerel yönetimin konu millete halka hizmet olunca ne güzel işbirliği yapabildiklerini bunu nasıl başarabildiklerini gösteren örnek bir projedir bu. Bu ynüyle de bir ilktir” dedi. Yıldırım, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Ulaştırma Bakanlığı’nın yaptığı işbirliği ile 2 ay içinde viyadüklerin limana ineceğini ve yıllardır duran bu sakil yapının da ortadan kalkacağının müjdesini verdi. 
 
 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, törende yaptığı konuşmada, Türkiye’de ilk kez bir yerel yönetimle bir kamu iktisadi kuruluşunun el ele yürüyerek, örnek bir proje ortaya koyduğuna dikkat çekti. Bu proje ile toplumumuzdaki uzlaşma ve birlikte iş yapabilme kültürünün geliştirilmesi konusunda, çok büyük ve örnek bir adım da atıldığını vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı, “Birbirimize kuşkuyla değil güvenle yaklaşarak; yakalarımızdaki rozetlere bakmadan, hasım değil hısım olduğumuzu hatırlayarak, yani el ele vererek neler yapabileceğimizi, buradan cümle aleme ilan ediyoruz” dedi.

Başkan Kocaoğlu, bu projeyle, rahmetli başkan Ahmet Piriştina’nın da hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirterek, “Ne mutlu bize ki, İzmir’in güneyi ile kuzeyini, metro kalitesindeki 80 kilometrelik hatla birleştirdik” diye konuştu.

Projenin Türkiye’de içinden demiryolu geçen pek çok kente örnek model olduğunu dile getiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, şöyle devam etti:
“İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi çalışmaları çerçevesinde, 4’ü yeraltında olmak üzere 23 istasyon, toplam 5.2 kilometrelik iki tünel,  10 adet karayolu alt geçidi, 15 adet karayolu üst geçidi ve toplam 77 bin metrekarelik alana yayılan depo, araç bakım ve onarım tesislerinin imalatını gerçekleştirdik. Mevcut 8 istasyonu sisteme uyarladık. Tünellerin üstünde kalan 56 bin metrekarelik alanı, her yaş grubunun yararlanabileceği sosyal ve kültürel yaşam yerleri olarak yeniden düzenledik. Banliyö sisteminin diğer toplu ulaşım sistemleri ile entegrasyonunu sağlayabilmek için 16 adet aktarma merkezi oluşturduk. Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi’yle İzmir’deki ulaşım kalitesini, konforunu, hızını ve güvenliğini büyük ölçüde artırdık.”

En ucuz toplu ulaşım İzmir’de
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, toplu ulaşımda entegrasyon ve “90 dakika içinde sınırsız biniş” uygulamasıyla, metropol kentlere örnek olduklarını, Aliağa’dan Menderes’e uzanan 80 kilometrelik hat ve aktarmalar dahil olmak üzere, sadece 170 kuruşa gerçekleştirdikleri kent içi toplu taşımacılıkla, Türkiye’deki “en ucuz” ulaşım hizmetini verdiklerini söyledi. Hedeflerini, İZBAN ile günde 550 bin yolcu olarak açıklayan Başkan Kocaoğlu, bunun yanında kent içindeki trafik yükünün hafifletileceğini, trafiğe çıkan araç sayısının azaltılacağını ve dolayısıyla egzoz gazı kaynaklı çevre kirliliğinin önüne geçileceğini dile getirdi.

Sırada Torbalı, Selçuk ve Bergama var
Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, hattın 26 kilometre daha uzatılması konusunda TCDD ile imzaladıkları protokolün, İzmir’in iki önemli sanayi bölgesini, Aliağa ile Torbalı’yı birbirine bağlayacağını, bir sonraki hedeflerinin, hattın güneyde Selçuk, kuzeyde ise Bergama’ya kadar uzatılarak kentteki turizm hareketliliğini artıracağını söyledi. Banliyö sistemi ile kentin kuzey ve güneyini buluştururken,  yıl sonuna kadar 20 kilometreye ulaşacak metro sistemiyle de İzmir’in doğu-batı aksını birleştireceklerini vurgulayan Başkan Kocaoğlu,
“Bu iki sistem arasında sağladığımız aktarma olanağı, kent içi ulaşımdaki sorunları çok büyük oranda bitirecektir” dedi.

EXPO ve teşvik talebi
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentin EXPO 2020 adaylığı için de hükümetten ve Başbakan Erdoğan’dan destek istediklerini belirterek “Türkiye’de EXPO ruhunu en iyi bilen, EXPO delegelerinin de Türkiye’de en yakından tanıdığı kent olan İzmir’in adaylığını gönülden desteklediğinize inanıyor ve bu konudaki resmi açıklamayı dört gözle bekliyoruz” diye konuştu.

Başkan Aziz Kocaoğlu, İzmir iş dünyasının teşvikler konusunda yaşadıkları sıkıntıya da değindi. Turizm ve hizmet sektöründe İzmir’e verilecek teşviklerin, en kısa zamanda, hem de birkaç kat fazla olarak geri döneceğine inandığını belirten Kocaoğlu, “Bu yapılırsa, örneğin Turizm Bakanlığı ile planlama çalışmaları yaptığımız İnciraltı bölgesi, en fazla 5 sene içinde, sadece Türkiye’nin değil, bölgemizin sayılı sağlık merkezlerinden biri haline gelebilir” dedi.

İzmir’in bölgesel teşvik kapsamında bulunduğu yerin, sanayi ve istihdam gücü açısından, her geçen gün daha büyük tahribatlar yarattığına dikkat çeken Başkan Aziz Kocaoğlu, şöyle devam etti: “İzmir 1. Bölge’de yer alırken,  hemen yakınındaki komşu illerin teşvik haritasında 2. ve 3. Bölge’de bulunması,  kentimize yeni yatırımların gelmesi açısından ciddi bir engel oluşturuyor. Komşu illerimizin sağlamış olduğu bu büyük avantaj, İzmir’deki fabrikaların o bölgelere taşınmalarına yol açıyor. Altyapısı bitmiş organize sanayi bölgelerimiz, atıl durumda yatırımcı bekliyor. Sanayicimiz, arzu ettiği ölçüde büyüyemiyor. Sizden dileğimiz, teşviklerdeki bu eşitsizliğin giderilmesidir.”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, konuşmasının son bölümünde ise projeye katkıda bulunan herkese teşekkür ederek, “Özellikle proje inşaatları sürerken, çektikleri tüm sıkıntılara rağmen bizden desteklerini hiç esirgemeyen, sıkıntıya düştüğümüz anlarda bizi motive eden İzmirli hemşehrilerime şükranlarımı sunuyorum” dedi.

İzmir Valisi Cahit Kıraç da yaptığı konuşmada Banliyö Sistemi’nin İzmir’de kent içi ulaşımda bir dönüm noktası olmasını temenni ettiğini belirterek, “ İzmir’deki kamu kurum ve kuruluşları,  meslek kuruluşları, özel sektör , İzmirliler hep birlikte kenti  yaşam kalitesi yüksek dünya kenti yapmak için gayret gösteriyoruz.  İzmir’in gelişmesine katkıda bulunacak her faaliyetin ilimizi güzel günlere götüreceğine inanıyoruz” dedi.
Konuşmaların ardından Başbakan Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na günün anısına hızlı tren maketi hediye edildi.  Açılış kurdelası kesildi. Resmi açılışın ardından düzenlenen ilk sefere Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ile birlikte bindi.

Tarihi işbirliği
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir belediye ile bir kamu iktisadi teşekkülünün kurduğu ortaklık çerçevesinde yürütülen proje, 1856 yılında inşa edilen TCDD’ye ait demiryolu hattının modernize edilmesi, hemzemin geçitlerin kaldırılması, güzergahın önemli bölümlerinin alt ve üst geçitlerle, tünellerle kat edilmesi ve modern istasyonlar kurularak hızlı ve çağdaş bir banliyö sistemine dönüştürülmesi esasına dayanıyor. 80 kilometrelik hattın işletmesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD’nin yüzde 50 oranında ortak olduğu İZBAN A.Ş tarafından gerçekleştiriliyor.