MÜZİSYEN ESKİ YERİNDE
Geçtiğimiz günlerde İzmir Metrosu’nda sergilendiği alanda saldırıya uğrayarak tahrip olan ‘Müzisyen’ adlı ahşap heykel, kısmen onarılarak yerli ve yabancı heyteltraşlar tarafından eski yerine yerleştirildi. Heykelin eksik kalan son parçasını, eserin sahibi İspanyol heykeltıraş Andres Eylül ayında İzmir’e gelerek tamamlayacak.
İzmir Metro A.Ş, İzmirspor istasyonunda sergilenen ve geçtiğimiz günlerde bir şahıs tarafından kırılan ‘Müzisyen’ adlı mitolojik ahşap heykeli kısmen onararak eski yerine yerleştirdi. Müstehcen olduğu gerekçesiyle saldırıya uğrayan heykel, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, kentin kültür ve sanat hayatına katkı koyan etkinlikler kapsamında 2012 yılında gerçekleştirdiği Uluslararası Heykel Çalıştayı’nda İspanyol sanatçı Amancino Gonzales Andres tarafından üretilmişti. Saldırı sonucunda tahrip olan eser, düzenlenen bir etkinlikle heykeltıraş Tonguç Sercan tarafından kısmen onarılmış haliyle, eski yerine konuldu. 3. Uluslararası Heykel Çalıştayı’nın 2.kısmı için İzmir’e gelen yabancı ve yerli 15 heykeltraşın katılımıyla gerçekleşen etkinlikte, saldırı kınandı.
İzmirliler’in yoğun tepkisine neden olan saldırı sonrası sosyal medya üzerinden heykelin yeniden yerine dikilmesi için kampanyalar açılmış, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da tepkisini twitter hesabından kırılan heykelin fotoğrafını paylaşarak “Çok üzüldüm. Bizim İzmir’imiz bu olamaz! Kırılan heykeli aynı yerde sergilemeye devam edeceğiz” diyerek ortaya koymuştu.
Yolcularından da bu konuda çok sayıda geri bildirim alan İzmir Metro A.Ş’nin düzenlediği etkinlik kapsamında heykel, heykeltıraşlar ve sanatseverler tarafından alkışlar eşliğinde taşınarak, eski yerine yan olarak yerleştirildi. Siyah rengin ağırlıkta olduğu özgün bir tasarım ile kaplanan sergi alanına yerleştirilen ekranda ise, saldırı anı ile kırılmadan önceki haline ait çeşitli görüntüler gösteriliyor. Ayrıca, arkada yer alan panoda heykelin tarihçesi, 4 yıldır o noktada sergilendiği, son restorasyonun ardından ayağa kaldırılacağı bilgileri yer alıyor. Heykeltıraş Andres, Eylül ayında İzmir’de gelerek, heykelin son restorasyonunu tamamlayacak, düzenlenecek bir etkinlikle heykel bu kez kaidesi üzerinde eski yerine dikilecek.
İnsan hayatı kısa ama güzel sanatlar ölümsüzdür
Etkinlikte, 3. Uluslararası Heykel Çalıştayı’nın 2.kısmı için İzmir’e gelen heykeltraşler duygularını dile getirdi. Eseri onaran Tonguç Sercan, “Bu sanat eserleri, aslında kamunun ortak malı, ortak kültürümüzün bir parçası. Bunlara sahip çıkmak, hepimizin ortak sorumluluğudur” diye konuştu.
Ekin Erman, “Heykeller uzun yıllardır çeşitli saldırılara maruz kalıyor. Bu heykele saldıran zihniyet, son günlerde iyice artan kadın cinayetleri, çocuklara taciz olayları gibi rezilliklere ses çıkarmıyor ama sanat eserlerine saldırıyor. Buna dur demenin yolu, ‘tekrar yapmak, tekrar üretmek’tir. Onlar kıracak, bozacak, biz yeniden yapacağız” dedi.
2012 yılındaki heykel çalıştayının jüri üyelerinden Cem Sağbil, “Çok üzücü bir olay. Güzellik ve estetik kavramlarını hepimiz içimizde taşıyoruz. Biz sanatçılar bu duyguları daha uç noktalara, uzmanlık seviyelerine getirerek çalışmalarımızla topluma bir şeyler söylemeye çalışıyoruz. Estetik kaygıları geliştirebilmek için eğitim çok önemli. Herkes önce kendi kapısının önünü temizlemeli. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çok ciddi bir çalışma yaparak kendi kapısının önünü süpürmesine saygı duyuyorum” diye konuştu.
Çalıştayın yabancı katılımcılarından Valentin Dusavitskaya ise, “Bu sembolik olay, bize güzel sanatların yok edilemeyeceğini gösteriyor. Çünkü güzel sanatlar, dünyadaki tüm insanlar için kardeşlik, barış ve anlayış getirir. Farklı zamanlarda farklı yerlerde sanat, vandalizmle karşı karşıya gelebiliyor ama insanlık tarihi bize bu hareketin bir sonuca varmayacağını gösteriyor. İnsan hayatı kısa ama güzel sanatlar ölümsüzdür” dedi.
Varol Topaç da duygularını, “Açık alan heykelleri birer eğitim aracıdır. Bu saldırıyı da eğitime yapılmış bir saldırı olarak niteliyorum. Fakat biz sanatçılar olarak her türlü saldırıya karşı eğitim objelerini üretmeye devam edeceğiz. Umuyorum ki açık alan heykelleri daha da yaygınlaşacak ve halkımızın estetik bilinci ve sanat anlayışı daha da gelişecek, bu saldırıları yaşamayacağız” diyerek diye getirdi.
İzmir Metro A.Ş, İzmirspor istasyonunda sergilenen ve geçtiğimiz günlerde bir şahıs tarafından kırılan ‘Müzisyen’ adlı mitolojik ahşap heykeli kısmen onararak eski yerine yerleştirdi. Müstehcen olduğu gerekçesiyle saldırıya uğrayan heykel, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, kentin kültür ve sanat hayatına katkı koyan etkinlikler kapsamında 2012 yılında gerçekleştirdiği Uluslararası Heykel Çalıştayı’nda İspanyol sanatçı Amancino Gonzales Andres tarafından üretilmişti. Saldırı sonucunda tahrip olan eser, düzenlenen bir etkinlikle heykeltıraş Tonguç Sercan tarafından kısmen onarılmış haliyle, eski yerine konuldu. 3. Uluslararası Heykel Çalıştayı’nın 2.kısmı için İzmir’e gelen yabancı ve yerli 15 heykeltraşın katılımıyla gerçekleşen etkinlikte, saldırı kınandı.
İzmirliler’in yoğun tepkisine neden olan saldırı sonrası sosyal medya üzerinden heykelin yeniden yerine dikilmesi için kampanyalar açılmış, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da tepkisini twitter hesabından kırılan heykelin fotoğrafını paylaşarak “Çok üzüldüm. Bizim İzmir’imiz bu olamaz! Kırılan heykeli aynı yerde sergilemeye devam edeceğiz” diyerek ortaya koymuştu.
Yolcularından da bu konuda çok sayıda geri bildirim alan İzmir Metro A.Ş’nin düzenlediği etkinlik kapsamında heykel, heykeltıraşlar ve sanatseverler tarafından alkışlar eşliğinde taşınarak, eski yerine yan olarak yerleştirildi. Siyah rengin ağırlıkta olduğu özgün bir tasarım ile kaplanan sergi alanına yerleştirilen ekranda ise, saldırı anı ile kırılmadan önceki haline ait çeşitli görüntüler gösteriliyor. Ayrıca, arkada yer alan panoda heykelin tarihçesi, 4 yıldır o noktada sergilendiği, son restorasyonun ardından ayağa kaldırılacağı bilgileri yer alıyor. Heykeltıraş Andres, Eylül ayında İzmir’de gelerek, heykelin son restorasyonunu tamamlayacak, düzenlenecek bir etkinlikle heykel bu kez kaidesi üzerinde eski yerine dikilecek.
İnsan hayatı kısa ama güzel sanatlar ölümsüzdür
Etkinlikte, 3. Uluslararası Heykel Çalıştayı’nın 2.kısmı için İzmir’e gelen heykeltraşler duygularını dile getirdi. Eseri onaran Tonguç Sercan, “Bu sanat eserleri, aslında kamunun ortak malı, ortak kültürümüzün bir parçası. Bunlara sahip çıkmak, hepimizin ortak sorumluluğudur” diye konuştu.
Ekin Erman, “Heykeller uzun yıllardır çeşitli saldırılara maruz kalıyor. Bu heykele saldıran zihniyet, son günlerde iyice artan kadın cinayetleri, çocuklara taciz olayları gibi rezilliklere ses çıkarmıyor ama sanat eserlerine saldırıyor. Buna dur demenin yolu, ‘tekrar yapmak, tekrar üretmek’tir. Onlar kıracak, bozacak, biz yeniden yapacağız” dedi.
2012 yılındaki heykel çalıştayının jüri üyelerinden Cem Sağbil, “Çok üzücü bir olay. Güzellik ve estetik kavramlarını hepimiz içimizde taşıyoruz. Biz sanatçılar bu duyguları daha uç noktalara, uzmanlık seviyelerine getirerek çalışmalarımızla topluma bir şeyler söylemeye çalışıyoruz. Estetik kaygıları geliştirebilmek için eğitim çok önemli. Herkes önce kendi kapısının önünü temizlemeli. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çok ciddi bir çalışma yaparak kendi kapısının önünü süpürmesine saygı duyuyorum” diye konuştu.
Çalıştayın yabancı katılımcılarından Valentin Dusavitskaya ise, “Bu sembolik olay, bize güzel sanatların yok edilemeyeceğini gösteriyor. Çünkü güzel sanatlar, dünyadaki tüm insanlar için kardeşlik, barış ve anlayış getirir. Farklı zamanlarda farklı yerlerde sanat, vandalizmle karşı karşıya gelebiliyor ama insanlık tarihi bize bu hareketin bir sonuca varmayacağını gösteriyor. İnsan hayatı kısa ama güzel sanatlar ölümsüzdür” dedi.
Varol Topaç da duygularını, “Açık alan heykelleri birer eğitim aracıdır. Bu saldırıyı da eğitime yapılmış bir saldırı olarak niteliyorum. Fakat biz sanatçılar olarak her türlü saldırıya karşı eğitim objelerini üretmeye devam edeceğiz. Umuyorum ki açık alan heykelleri daha da yaygınlaşacak ve halkımızın estetik bilinci ve sanat anlayışı daha da gelişecek, bu saldırıları yaşamayacağız” diyerek diye getirdi.